Business-to-business olarak adlandıralan ve kısa ifade ile B2B olarak ifade edilen iş modeli, bir üretici ve toptancı veya bir toptancı ve bir perakendeciyi içeren işletmeler arasındaki işlem şeklidir. B2B iş modelinde, firmalar doğrudan tüketicilere değil, perakende satış yapan ve toplu ürün alım yapan firmalara ulaşırlar. Bu nedenle de bu iş modeli işletmeden işletmeye olarak adlandırılmıştır. B2B iş modelinde, toptan ürün alım satımları yapan firmaların yanı sıra üretici firmalar, perakende firmalara da satış yapabilirler. B2B’nin farklı modelleri de bu nedenle mevcuttur. B2B alanında faaliyet gösteren şirketler, temel olarak birbirlerinin sunduğu hizmetleri iyileştirme prensibi ile çalışır.
Genel hatlarıyla B2B’nin türlerine baktığımızda;
-Ürün Tabanlı, yani fiziki bir ürünün alım satımları üzerinden ticaret işlemi yapıldığı, fiziki olan tüm ürünlerin alışverişinin yapıldığı kategoridir. Bu kategori en yaygın bilinen ve ürünlerin toptan alındığı iş modellerindendir.
-Servis Tabanlı, yani fiziksel ürünlerin yerine hizmet odaklı ve ilgili firmaya çözüm üreten hizmet ürünlerinden söz edilebilir. Pazarlama/ reklam, finansal çözüm sunan firmalar bu kategoriye dahil olabilir. Bir işletmenin bir operasyonel destek için veya şirketi içi eğitim süreçleri için farklı bir işletmeden aldığı danışmanlık hizmetleri, servis tabanlı B2B modeline girmektedir.
-Yazılım Tabanlı, yani yazılım odaklı çözümlerin sunulduğu işlerden bahsedebiliriz. Bu kategoride doğrudan firma ve işletmelere özgü özel yazılım çözümleri ile hizmet vermektedir.
Bildiğiniz gibi bir ürün veya hizmetin alınması sürecinde “toptan” bir alım her zaman daha kârlı bir alışveriş modelidir. Üretim faaliyetlerini devam ettirmek zorunda kalan tüm işletmeler B2B iş modelini uygulamak zorundadırlar.
B2B ve E-Ticaret
B2B iş modelinin genel açıklama ve faaliyet alanlarındaki genel bilgilerden sonra, e-ticaret ve Sanal POS sistemleriylebuluşma noktasına yavaş yavaş değinmeye başlayalım.
2018’in sonlarında Forrester, B2B e-ticaret pazarının 2017’de yayınlanan bir tahminde 2018 için öngördüğü 954 milyar doların üzerinde 1.134 trilyon doları aştığını söyledi. Bu bilgi, ABD’deki toplam 9 trilyon dolarlık B2B satışının yaklaşık% 12’sine denk geliyor. Bu oranın 2023 yılına kadar % 17’ye yükselmesini bekliyorlar. İnternet, işletmelerin ürün ve hizmetler hakkında bilgi edinebilecekleri ve gelecekteki işletmeler arası işlemler için zemin hazırlayabilecekleri sağlam bir ortam sağlıyor.
Bir tüketici veya son kullanıcının herhangi bir online siteden, bireysel olarak hizmet ve ürün alımı yaptığı modelin(B2C E-Commerce), şirketler ya da işletmeler arası modeline B2B dendiğini net olarak anlamış olduk. Şimdi ise B2C E-Commerce mantığından yola çıkarak, şirketlerin B2B modeli ile çalıştığı kurum ya da şirketlere online bir platforma üzerinden hizmet verdiğini düşünün.
B2C iş modeli için Jeff Bezos’un önderliğinde 1994 yılında ortaya çıkan Amazon, E-Ticaret’in de atası olarak kabul edilmektedir. Dünyada internette açılan ilk alışveriş sitesi olarak bilinen Amazon’un ardından birçok kuruluş ortaya çıkmış ve tüketim kültürüne yeni bir soluk getirmiştir. E-ticaret sistemine giden bu ilk adımların ardından ürün ve hizmete kolay ulaşmanınz lezzetinin, B2B iş modeline sıçramayacağını tahmin etmemek için gözlerimizin tamamen kapalı ve kulaklarımızın teknolojik gelişimlerden habersiz olması anlamına gelirdi.
B2B iş modelinde, Şirket web siteleri, ilgili tarafların bir işletmenin ürünleri ve hizmetleri hakkında bilgi edinmesine ve iletişim kurmasına, fiziki bir iletişim ağına oranlar çok daha hızlı olanak tanır. Online ürün ve tedarik web siteleri, işletmelerin ürün ve hizmetleri aramasına ve satın alma arayüzleri aracılığıyla satın alma başlatmasına oldukça teşvik edici olur. Belirli sektörler, şirketler ve sağladıkları ürün ve hizmetler hakkında bilgi sağlayan özel online platformlar B2B işlemlerini kolaylaştırır.
Tüketim ürünlerinin nihai son kullanıcıya ulaşması için bir çok dağıtım kanalı mevcuttur. Üretici bir firma ürettiği ürün ve Hizmetleri doğrudan son kullanıcıya ulaştırmak yerine aradaki bazı faktörleri kullanmaktadır. Bu faktörleri kullanmasının belirli avantaj ve dezavantajları vardır. Ancak nihai amaç, asıl odak notkası üretim olan bir yapının, odak noktasını kaybetmeden hızlı ve güvenli bir şekilde hizmetin son kullanıcıya ulaşmasıdır.
Yazımızın asıl amacının dışına çıkmamakla birlikte, büyük resmi anlayabilmek için bazı genel bilgiler paylaşmak isterim. Tüketim ürünlerinin dağıtım kanalları özetle aşağıdaki gibidir.
Örneğin araç lastiği satışı yapan bir üretim fabrikası son kullanıcıya ulaşmak için yukarıdaki kanallardan bazılarını tercih etmektedir. Yapılan bu alış-veriş neticinde ortaya çıkacak hizmet bedeli ise, E-ticareti düşünmediğimiz bir noktada ticari hesaplar üzerinden para transferleri, çek-senet, borçlanma gibi yöntemlerle yapılmaktadır. Hizmet bedelinin ödenmesi mevcut yapıda bu kadar basit gibi gözüksede, stok sistemlerine bilgi verilmesi, siparişlerin alınması .vb bir çok faktör ile mevcut sisteminde dijitalleşmesinin bir zorunluluk olduğunu düşünmek çok zor değil.
Bu noktada online taşınmış olan ürün ve hizmet yapısının, ödeme yöntemi kısımları için online bir ödeme platformu ile entegr edilmesi ve klasik ödeme yöntemlerinin ve sistemlerin sanallaştırılması ve dijital dönüşümle süslenmesi, ticaretin ve ilişkilerin, kolay, güvenilir, hızlı ve sürekli olmasına büyük destek olmaktadır.
Üretimin ne kadar yogun olursa, maliyette o kadar artacaktır. Gerek beyaz ve mavi yakalı personellerin çalışması, gerekse lojistik ve dağıtımın organize edilmesi, gerekse yeni dağıtım kanallarının araştırılması ve en efektif sistemlerin kurulması her zaman maliyetli olacaktır. 21. Yüzyılın bir getirdiği en büyük kolaylık olan internet, beraberinde dijital, kolay ve güvenli bir çok ödeme seçenği sunmaktadır.
B2B iş modelinde kurgulanan bir online satış platrormu üretilen ürünlerin, kolay bir şekilde toptancı ve perakendecilere kolayca ulaşmasını organize ederken, platform üzerinden kurulmuş olan bir Sanal POS yapısı ürün ve hizmet bedellerinin online bir şekilde tamamlanmasını sağlar. Üstelik kurulan bu yapı ile stok Sistemleri, CRM, SAP gibi diğer uygulamaların kolayca haberleşmesinin ardından, insanların controlüne verilen bir çok yapı otonom hale getirilmiş olur.
B2B iş modelinin E-Ticaret yapısı ve akabinde ödeme adımı için Sanal POS Sistemleri ile entegre edilmesinin yani sıra, bu kurgu Sanal POS sistemlerinin haricinde kurulan platformalarda; borçlanarak ödeme, banka transferi ile ödeme, çek-senet ile ödeme, takas mantığı ile ödeme, yerinde ve ürün tesliminde POS cihazı ile ödeme gibi bir çok olanağa sahip olabilir. Asıl uzmanlık alanımz Sanal POS ve Sanal ödemeler olduğu için ve 21.yy’ın temassız ödeme yüzyılı olacağını düşündüğümden, kurulan her türlü dijital ortamın Sanal POS Sistemleri ve alternatif ödeme yöntemleri ile birleşmesinin zorunluluk olduğu düşüncesindeyim.
Teknik analiz ve Entegrasyon önerilerime detaylı olarak girmediğim bu yazıda, B2C E-Commerce iş modelinin çok yaygın olduğu günümüzde, bu yapının B2B E-commerce dönüştürülmesi noktasın sağlam bir Entegrasyon çözümü ile çalışmak yararlı olacaktır.
Ödeme noktasında, ödemenin sonucuna dair tüm detaylar kolayca satıcının( dağıtım kanalına göre satıcı değişir) ulaşması ve bu bilgilerle diğer third party uygulamaların uyarılması gerekir. Aynı şekilde ödeme adıında alımı yapan platformu ya da işletmeyi işaretleyecek olan parametreler, ödeme isteğine eklenmiş olmalıdır. Ödeme işleminin ardından kolay mütabakat yapabilmek için; raporlama, detay alma ve sorgulama gibi servislerin ya da arayüzlerini sağlayan bir B2B ÖDEME PLATFORM’u vazgeçilmez bir güç olacaktır.
Thank You For Your Vote!
Sorry You have Already Voted!